22 Aralık 2015 Salı

Kadınlar çiçektir...

8 Mart Dünya Kadınlar Günü için sevdiğiniz kadına kendi el emeğinizle rengarenk laleler yapmaya ne dersiniz?
Babalar bu faaliyeti çocuklarıyla beraber yaparak hem güzel vakit geçirebilir, hem de eşiniz için çok güzel bir hediye hazırlamış olursunuz.
Çiçeğimizin yapımı oldukça basit. Kes, katla ve yapıştır. Yapılış aşamalarını anlatacağım ama yine de takıldığınız noktalar için aşama aşama fotoğrafladım, onlara bakarak da yapabilirsiniz.
Çocuklarınızın yaşı küçükse makas kullanmanız gereken yerlerde görevi siz üstlenin. Çocuklar katlama ve kıvırma işindeyse oldukça başarılılar. :)


Malzemelerimiz:

  • Çiçekleri yapmak için istediğiniz renklerde elişi kağıtları
  • Sapları yapabilmek için yeşil elişi kağıdı
  • Yapıştırıcı
  • Makas ya da maket bıçağı
  • Cetvel

    Yapılışı:

    • Çiçekleri yapacağımız elişi kağıtlarını 15x15 ölçülerinde kare kesiyoruz.
    • Elde ettiğimiz kareyi önce dörde sonra uçları karşılıklı gelecek şekilde katlıyoruz ve kağıdımızı açıyoruz.

  • İlk başta dörde katladığımız izlerin merkezin yarısına kadar makasla kesiyoruz. Burası çok önemli merkez noktasına kadar kesmemeye dikkat edin.


      • Şimdi çiçeklerimizi yapıştırma işlemine geçebiliriz. Çiçeklerimizi kesik attığımız dört noktadan fotoğraftaki gibi yapıştırıyoruz.
        • Çiçeğimizin sapları için yeşil elişi kağıdını 10'ar santim olarak üç parçaya bölüyoruz. Elde ettiğimiz parçanın uzun kısmını kıvırarak katlıyoruz. Uç kısmına yapıştırıcı sürerek yapıştırıyoruz. Üst kısmına makasla kesikler atarak çiçeğimizin taç yapraklarını oluşturuyoruz.
        • Bu işlemden sonra çiçeğimizin saplarını taç yapraklardan çiçeğimizin altına yapıştırıyoruz ve çiçeklerimiz hazır.

      Sevgiler :)
      Nüket

      www.biricikdunyam.com'da yayınlanan yazım

        Tan Sağtürk Bale Kartları

        Merhaba,
        Bu hafta  birbirinden eğlenceli, eğitici ve kaliteli kartların kurucusu, girişimci anne Nuran Gür ile sizler için konuştum.



        • Bize biraz Edukids'den bahseder misiniz, Edukids nasıl ve hangi amaçla doğdu?
        Edukids, kızım Yağmur 2 yaşındayken tamamen onun ihtiyacından yola çıkarak doğdu. O sıralar tam bir puzzle kurdu olan kızımız için bu kadar eğlenirken içerisinde eğitici bir şeyler de olsa nasıl olur diye eşimle birlikte düşünmeye başladık. Yağmur’un severek oynadığı oyunlar bizi sürekli daha fazlasını araştırmaya bulmaya götürüyordu. Onun bu kadar severek oynadığı oyunlarımızı tüm çocuklara ulaştırmak hayaliyle çalışmalara başladık..Eğitimci dostlarımızdan destek alarak oluşturduğumuz kartlarımız bir sene süren çalışmanın sonunda dört farklı oyunla Türkiye’nin en büyük kitabevlerinde yerini almıştı.
        • Eğitici oyun kartlarının çocuk gelişiminde ki öneminden bahseder misiniz?
        Dünyanın hemen her yerinde eğitici oyun kartları (flash cards) çocukların yaratıcılığını ve gelişimini desteklemek amacıyla en başta tercih edilen oyun ve oyuncaklar arasında gösteriliyor.
        • Kaç çeşit ürününüz var?
        • 0 yaş bebeklikten itibaren 10 farklı oyunumuz bulunuyor.
        • Kartların tasarımında kullanılan malzemeler çocuklar için uygun mu?
        Ürünleri tasarlarken konusuyla okul öncesi eğitimi desteklemesi, kavramların karmaşık olmaması, çocuğun ister tek başına ister arkadaşlarıyla birlikte grup halinde rahatlıkla oynayabileceği, hafif ve kolay toplanabilir ürünler olmasına özen gösterildi.
        • Kartları tasarlarken pedagog desteği alıyor musunuz?
        Edukids Eğitici Oyun Kartları uzmanlar tarafından, pedagog ve eğitimcilerin katkılarıyla tasarlandı.
        • Edukids kartları hangi yaş grupları için?
        0 yaştan başlayarak İngilizce bilmeyen büyüklere bile hitap eden oyunumuz var.
        • Edukids kutularında kaç adet kart bulunuyor?
        Her kutu farklı kart adetinden oluşuyor. En az 12 en fazla 58 adet kart olan oyunlarımız bulunuyor.
        • Edukids kartları Türkçe mi? İngilizce kartlarda mevcut mu?
        Oyunlarımız Türkçe ağırlıklı olup İngilizce oyun kartımız da bulunuyor.
        • Edukids kartları nerede üretiliyor?
        • Edukids Türkiye’de üretilen girişimci bir anneye ait Türk markasıdır.
        • Yeni ürününüz Tan Sağtürk Bale kartları hakkında bilgi alabilir miyiz?
        • Yaklaşık bir sene süren titiz çalışmaların sonucunda ortaya çıkan eğitim setimiz, 2014 Eylül ayında satışa çıktı. Sevgili hocamız Tan Sağtürk ile dünyada bir ilki gerçekleştirmenin haklı gururunu yaşıyoruz. ‘Ezo ile Teo Bale Öğreniyor’ bale kartları, balenin tüm tekniklerini sanatseverlerle buluşturdu. Bale kartlarının ön yüzünde hareketin görseli arka yüzünde ise açıklaması bulunuyor. Bu kartlar sadece baleye merak duyanlar için değil temel vücut çalıştırma hareketlerini de içerdiği için küçükten büyüğe her kesime hitap ediyor. Baleye gönül verenler için ise rehber olacak nitelikte kusursuz ve eşsiz bir ürün. Kartların yazar geliri ise Türk Eğitim Vakfı'na bağışlandı.

        • Edukids kartlarını nerelerden satın alabiliriz?
        Oyun Kartlarımız D&R başta olmak üzere tüm büyük ve çocuk kitabevlerinde olmasının yanı sıra birçok internet satış noktasında bulunuyor.

        21 Aralık 2015 Pazartesi

        Kağıt Boncuk Yapalım mı?

        Bugün çocuklarınızla birlikte yapabileceğiniz kağıt boncukların yapımını anlatacağım.
        Evinizdeki malzemelerle yapılacak çok da eğlenceli bir aktivite.

        Kağıt boncuk yapımı için gerekli olan malzemeler:

        • Kağıt: dergi sayfaları, paket kağıtları, elişi kağıtları ya da sadece A4 kağıdı. (Biz A4 ile yaptık çünkü Derin'in onu boyamasını istedim.)
        • Kurşun kalem
        • Cetvel
        • Makas
        • Kürdan ya da ahşap çubuk
        • Beyaz tutkal
        • Şeffaf tırnak cilası yada vernik. Verniğimiz olmadığı için biz  tırnak cilası kullandık daha pratik oldu.
        • Bir parça strafor
        • Boncukları dizmek için ip ve iğne  
         Gelelim yapılışına, güvenlik için çocukları küçük olanlar çizme ve makasla kesme aşamalarını  kendileri yapsınlar. Ben önce kağıda çizgileri çizdim ve Derin'in yardımıyla çizgilerin üzerinden makasla kestik.

        A4 kağıdının kısa kenarlarına karşılık olarak ikişer santim işaretler koyuyoruz. Cetveli kağıdın üst kısmındaki ilk işarete, cetvelin alt kısmını kağıdın alttaki en köşe noktasına koyarak bir çizgi çekiyoruz. Daha sonra tekrar üst kısımdaki işaretten alt kısımdaki ilk işarete bir çizgi çekiyoruz. Bu şekilde bir üçgen oluşturmuş oluyoruz. Bütün kağıdı bu şekilde çizip tamamlıyoruz. Fotoğraftaki çizim şekline bakarak da kolayca yapabilirsiniz.

        Kestiğimiz kağıtları çocuğunuzla beraber dilediğiniz kalemle rengarenk boyayın



        Kağıdımızı geniş kenarından başlayarak kürdana sarıyoruz. Kağıdın ucunu beyaz tutkalla yapıştırıp strafora saplıyoruz. Sarma işlemi biten boncuklarımızı şeffaf tırnak cilasıyla boyuyoruz. 2-3 saat sonra bir kat daha cila sürüp ertesi güne kadar kurumaya bırakıyoruz.


        Kuruyan boncuklarımızı kürdanlardan çıkararak iğne yardımıyla ipe dizip bağlıyoruz. Çocuğunuzun kolyesi hazır :))

        Boş bir zamanımda ben bu boncukları dergi kağıtlarından da bol bol yapıp bir kenara koymayı düşünüyorum, yazın tatilde arkadaşlarıyla çeşit çeşit kolyeler, bileklikler yaparak güzel vakit geçirebilirler hem de geri dönüşüme katkı sağlamış olurum.

        Herkese şimdiden kolay gelsin, iyi eğlenceler :))
        Nüket

        www.biricikdunyam.com'da yayınlanan yazım. 

        20 Aralık 2015 Pazar

        Keşif sepeti

        Bu hafta sizlere küçük çocuklarınız için, öğrenirken keşfedecekleri ve merak duygusunu aşılayacak eğlenceli bir oyundan bahsetmek istiyorum. Keşif sepetleri içine değişik şekillerde ve farklı dokulardan oluşan nesnelerin konulduğu sepetlerdir.
        Bebeğiniz sepetteki eşyalari eline almaktan, tutmaktan çok hoşlanacak ve keşfetmeyi sevecektir. Keşif sepeti icin seçtiğimiz objelerin, küçük boğulma tehlikesi olan  ve keskin kenarlı objeler olmamasına dikkat etmelisiniz. Keşif sepetiyle bebeğiniz yürümeye basladigi andan itibaren hatta desteksiz oturabildigi aydan itibaren oynayabiirsiniz.
        Kesif sepetini bebeginize verdiginiz andan itibaren sessiz kalmaya calisin ve bebeginizi izleyin. Her hafta icindekileri degistererek 10-15 tane obje koyun.


        Sepetinizin icine koyabileceginiz objelerden bazilari sunlar:

        Ahsap bloklar
        Buyuk lego parcalari (duplo)
        Ahsap kasik
        Kavanoz kapaklari
        kozalaklar
        Guz yapraklari
        Orme oyuncaklar
        Marakas
        Mutfak sungerleri
        Tum meyva ve sebzeler
        Ponponlar
        Odun parcasi
        Kucuk oyuncak hayvanlar
        Kumas peceteler
        Yun yumagi
        Kumas parcalari
        Dis fircalari
        Hesap makinasi
        Kagit havlu rulolari
        Makaralar
        Tarcin cubuklari
        Huni
        Kuklalar
        Bebek kitaplari
        Bebek oyuncaklari
        Bardak
        Bebek corabi
        Bebek sapkasi
        Bigudiler
        Bilezikler
        Para cantalari
        Renkli kurdeleler
        Toplar
        Atki-eldiven
        Mandallar
        Sac fircasi
        Plastik suzgec

        Haydi siz de kendi kesif sepetinizi oluşturun. Kesif sepetinin icine koymak icin yeni seyler bulmak da cok eglenceli olacak, hayalgucunuzu kullanin.

        İyi eğlenceler :)
        Nüket

        Okul öncesi çocuklar için uyku düzeni

        Uyku çocuklarımızın zihinsel ve bedensel gelişimi için çok önemlidir.  Okul öncesi çocuklarımızın yeterli uyku alması için 10-12 saat arasında uyuması gerekir. Sağlıklı bir uyku uyursa ertesi güne daha neşeli başlayacaktır, algısı daha açık olacaktır.

        Sağlıklı uyku içinde yatmadan önce her gün aynı saatte, aynı şeyleri yaparak düzenli günlük bir rutin oluşturulmalıdır.

        Eşinizle önceden konuşarak, çocuğunuz için bir uyku stratejisi belirlemeli ve işbirliği içinde hareket etmelisiniz. Biliyorum her çocuk farklı ama deneyerek sizin ve çocuğunuz için en iyi rutini bulacağınıza eminim. Bizim tecrübelerimize dayanarak  yaptıklarımızı yazmak istedim. İşte bizim uyku düzeni için oluşturduğumuz rutin, yaptıklarımız ve yapmadıklarımız...
        • Uyumadan önce kısa süre sakin oyunlar oynayın. Puzzle yapmak gibi.
        • Sırasıyla süt içmek, pijamalarını giymek, tuvaletini yaptıktan sonra dişlerini fırçalamak, seçeceği bir kitabı okuduktan sonra ışıkları kapatarak "İyi geceler" deyin. :)
        • Çocuğunuzla uykudan önce o gün hakkında konuşun. Bizim günlük tutmaya alışması için yaptığımız "Mutluluk defterimiz" var. O günkü duygu ve düşüncelerini anlatıyor ve ben de kısaca deftere tarih atarak yazıyor
        • um. Sonra defterin sayfasına kendisi istediği bir resmi yapıyor.
        • Hafif bir müzik de çocuğunuzun uykuya dalmasına yardımcı olur.
        • Yatmadan önce çocuğunuzun televizyon seyretmesine ve bilgisayarda oyun oynamasına izin vermeyin. Çocuğunuzun odasına televizyon koymayın.
        • Derin öğle uykusunu 3 yaşından sonra bıraktı. Şimdi 5 yaşında ve kesinlikle öğlen uyumuyor ama bazen çok yorgun olduğu günlerde, öğleden sonraları hatta akşamüstleri içi geçer gibi olduğu an müdahale ediyorum, gündüz uyumak yasak, yoksa bütün gece oturuyor.
        • Her gün aynı saatte yatırın. Biz 19.30'da uyku zamanı diyoruz ve uyku rutinlerini gerçekleştirdikten sonra 20.00 'de yatağa girmiş oluyoruz. Sabahları da 07:00'de uyanmış oluyor. Daha küçükken aynı saatte yattığı halde 06:00 gibi uyanıyordu. Uyku saatlerinden kesinlikle taviz vermiyoruz. Bazı özel 
        • günlerde anne, babanın doğum gününde evde bir kutlama olacaksa ya da kendi doğum gününde, yılbaşı gecesi "İstediğin saatte uyuyabilirsin." dedik, en geç 22.30'a kadar dayanabilmişti.
        • Odası sessiz, karanlık ama kapısı açık olmalı.
        • Odası ne çok sıcak ne de soğuk olmalı.
        • Uyumadan önce çocuğunuza sıcak çikolata, çay, gazlı içecekler, çikolata vb. gibi kafein içeren yiyecek ve içecekler vermeyin.
        • Uykuya dalması için sevdiği yumuşak bir oyuncağını yanına verebilirsiniz.
        • Uyumadan önce her zaman bir şey daha isterler. Tuvalete gitmek, su içmek, bir
        • kitap daha okumak. Çocuğunuzun yatmadan önce rutinleri tamamlandığında, yataktan kalkması için bir nedeni olmadığını söyleyin. Eğer bu kuralı bir kere yıkarsanız her gece aynı şeyi isterler.
        • Çocuklar anne ve babalarıyla yatmayı çok sevseler de yataklarında uyumaya alışmaları gerekir. Bizim evde kural sadece ateşli olduğu günler bizim yanımızda yatmasıdır. Gün içinde çocuğunuza herkesin gece kendi yatağında uyuduğunu söyleyin. Gece yatağınıza geldiğinde 
        • usulca alın, tekrar kendi yatağına yatırın. Bunu bir kaç kez tekrarlayacak, ısrarcı olacaktır. :) Kararlı olun pes etmeyin.
        • Odasında uyumasına teşvik etmek için bir uyku panosu hazırlayabilir, yatakta kaldığı her gecenin sabahında panosuna yapıştırabilmesi için onu bir stickerla ödüllendirebilirsiniz.
        • Çocuğunuz ağlayarak uyanırsa, odasına giderek ateşini kontrol ettikten sonra sağlığıyla ilgili bir problem olmadığından emin olduktan sonra, çocuğunuzu sakinleştirmek için yavaşça konuşarak yanında olduğunuzu söyleyebilirsiniz. Çocuğunuza ne rüya gördüğünü sormayın çünkü çocuğunuz muhtemelen uyanık değil. Sadece sessizce başucunda oturup bekleyin, çabucak tekrar uykuya dönecektir.
        • Çocuğunuza iyi uyku alışkanlıkları öğretmek için asla geç değildir. Tutarlı olursanız sonunda kazanan siz olacaksınız. :)

          Sevgiler :)
          Nüket
          www.biricikdunyam.com'da yayınlanan yazım

        17 Aralık 2015 Perşembe

        Lorlu ve Dereotlu Kek

        Bu hafta peynir yemeyen çocuklarımız için lor peynirli ve dereotlu bir kek tarifim var. Ben kızım Derin'e "dereotlu çörek" diyorum, çünkü "Peynir var." dersem tabii ki yemeyecek. Bir seferinde "kek" demiştim, "Bu kek değil, kek tatlı olur annee." dedi. :) Ben de artık "çörek" diyorum. Çöreğin ne olduğunu bilmiyor o yüzden ona bir kulp takamaz. Derin'e peynir yedirebilmek için her tarifi deniyorum. Kalsiyum ihtiyacı için, yoğurt ve süt de içiyor tabii ama peynir de önemli.
        Çöreğimizi ben bu sefer orta boy bir kalıpta yaptım, bu nedenle dilimleri kalınca oldu, biraz daha büyük bir kalıp ile yaparsanız daha ince dilimlerde olur.
        Sabah kahvaltılarında çok güzel oluyor, isterseniz bayatlamaması için çöreğinizin kalanını daha sonra yemek üzere buzluğa kaldırabilirsiniz. Biz mesela, yarın pazar kahvaltısı için dolaptaki çöreğimizi çıkartıp fırında ısıttıktan sonra bir güzel yiyeceğiz. :)

        Malzemeler:

        • 3 adet yumurta
        • 100 gr. tereyağı (eritilmiş)
        • 150 gr. lor peynir
        • 1/2 demet dereotu
        • 1 çay kaşığı tuz
        • 1 paket kabartma tozu
        • 2,5 su bardağı un
        • Çörekotu 

        Yapılışı:

        Yumurtaları çırpın. Lor peynirini ufalayarak yumurtaya ilave edip çırpmaya devam edin.
        Dereotunu incecik kıyın, tereyağı, elenmiş un, kabartma tozu ve tuzla beraber ilave ederek bir kaşık yardımıyla karıştırın.
        Bildiğimiz kek hamurundan daha katı bir kıvamı olacak, endişelenmeyin.
        Yağlanmış fırın kabınıza kek hamurunuzu yerleştirin.
        Üzerine çörek otu serpin.
        170 derece önceden ısıtılmış fırında 40-45 dakika pişirin.

        Sevgiler,
        Nüket

        www.biricikdunyam.com'da yayınlanan yazım

        Mucizevi içecek: Kefir

        Çocuk sahibi olana kadar kefirle yıldızım hiç barışmamıştı. Çocukluğumda mahalledeki kadınlar arasında çok popüler olan kefiri komşular birbirlerine vererek çoğaltıyorlardı. O zamanlar bizim ilgimizi faydasından çok,  karnabahara benzeyen bu şeyin nasıl oluyor da böyle çoğalıyor olması çekiyordu. :)
        Derin doğduktan sonra mutfağımda sağlıklı beslenmeye daha fazla önem verir oldum. Kefiri de evde yapmaya başladım. Koyu ayran kıvamında, ekşimsi bir tadı olan mucizevi içecek kefirin anavatanı Kafkaslardır. Kefir mayası beyazımsı renkte, karnabaharı andıran biçimiyle ve özellikle bezelye ya da fındık büyüklüğünde tanelerden oluşur. Kefir, kefir taneleri ile çok karışık mikrobiyolojik yapıya sahiptir. Çapı 0,5-3 cm aralarında değişen ölçülere sahiptir.


        Sıklıkla 3 yaş sonrası, okul öncesi eğitime ve ardından ilkokula başlayan çocuklar bu ortamlarda, özellikle kış ve bahar aylarında yaygın görülen enfeksiyon hastalıklarına yoğun olarak maruz kalmakta.
        Okul öncesi ev yaşamında oldukça hijyenik koşullarda yaşayan çocukların bağışıklık sistemleri henüz hazır olmadıkları enfeksiyon etkenleriyle karşılaşınca, karşımıza geçmeyen burun tıkanıklığı, tekrarlayan orta kulak enfeksiyonları, inatçı balgamlı öksürükle giden bronşit tablolarını arka arkaya yaşayan minikler ve endişeli anneler ordusu çıkmakta.
        Karşılaştığımız bu enfeksiyonların %80‘i viral enfeksiyonlardır ve bu durumlarda gereksiz antibiyotik kullanımı ile çocuğun cilt – bağırsak ve boğaz florası bozularak bakteri direnci ve çocukta alerji – astım – atopi riski artar.
        Bağışıklık sisteminin çocukluk döneminde kuvvetlendirilmesi yetişkinlik döneminde sağlıklı bir yaşam sürdürülebilmesi açısından büyük önem taşır. Düzenli ve sağlıklı beslenmenin yanı sıra, çocukların sağlıklı ortamlarda büyümesi bağışıklık sisteminin gelişmesinde önemli bir rol oynar. Sağlıklı ortam aşırı hijyenik ortam demek değildir . Çocuklar bağışıklık sisteminin gelişebilmesi için çevredeki mikrop ve bakterilere de ihtiyaç duyarlar. Çocuk ne kadar çok yaşadığı çevreyle ilişkideyse, yaşıtlarıyla oynuyor, toprakla içi içe oluyorsa o kadar bağışıklık sistemi güçlenir.
        Beslenme bağışıklık sistemini en çok etkileyen çevresel faktörlerden biridir. Bağışıklık sisteminde en önemli besin kaynağı tabii ki anne sütüdür. Anne sütü içeriğindeki immonglobulinler ve koruyucu diğer faktörler bebeğe direkt olarak geçmekte ve bireyin ömür boyu onu koruyacak olan bağışıklığının ilk temellerini atmaktadır.
        Çocukların yaşlarına uygun kaloriyi sağlayan dengeli beslenme bağışıklık sistemini olumlu yönde etkiler. Beslenme yetersizliği kadar obezite de kan yağları arttığı için bağışıklık sistemi negatif olarak etkileyen bir faktördür.
        Probiyotikler ağız yoluyla alınan canlı mikro organizmalardır. Bağırsaklara yerleşerek bizi zararlı bakterilere karşı korur, sindirime yardımcı olurlar. Mayalı ürünler yoğurt - ayran, kefir, tarhana,  boza vb. içerdikleri probiyotikler ile bağışıklık sistemimizi güçlendirirler.

        Kefir yapımı için gerekli olan malzemeler:

        • 1 litre günlük süt
        • 1 yemek kaşığı kadar kefir mayası
        • 1 litrelik cam kavanoz
        • Plastik süzgeç
        • Tahta kaşık
        • Yapılışı:

          • Oda sıcaklığındaki sütümüzü cam kavanozumuza boşaltıyoruz.
          • Üzerine kefir mayamızı koyup karıştırıyoruz ve kavanozun kapağını kapatıyoruz.
          • Mutfağın bir köşesinde 24 saat bekletiyoruz.
          • 4 saat sonra plastik süzgeç ile kefiri bir kaba süzüyoruz.
          • Süzgecimizde kalan kefir tanelerini içme suyuyla yıkayarak ufak bir kavanoza koyuyoruz ve üzerini suyla tamamlayarak bu şekilde buzdolabında muhafaza ediyoruz.
          • Tekrar kefir yapacağımız zaman dolaba kaldırdığımız kavanoz içindeki mayanın suyunu süzerek kullanmaya devam ediyoruz.

          Kefir yapımında dikkat edilmesi gereken noktalar:

          • Metal malzeme kullanmamalı, plastik ya da ahşap malzemeler kullanmalıyız.
          • Kefir mayamızı güvenilir bir yerden temin etmeli, ışık görmüş, açıkta olan mayaları kullanmamalıyız.
          • Kefir tanelerini şişe içme sularıyla yıkamalı, kesinlikle musluk suyu kullanmamalıyız.
          Umarım çocuklarımız bu faydalı içeceği çok severler ve bol bol tüketirler.
          Afiyet Olsun :)

          Sevgiler,
          Nüket


          www.biricikdunyam.com'da yayınlanan yazım
          Kaynakça: http://www.kefirtanesi.com

        Çocukları okumaya teşvik etmenin ipuçları

        Eşim ve ben kitapları çok seven bir anne-babayız. Türkçe ve İngilizce kitaplardan oluşan oldukça geniş sayılabilecek bir kütüphanemiz var. Dergi okuma alışkanlığım da çocukluk yıllarımdan beri devam eden bir tutku. Evde imkanlar elverdiğince dergilerimi bile saklarım. Zaman zaman bir kısmını elden çıkarmam, ayıklamam gerektiğinde de çok zorlanırım. :)
        Günümüzde teknoloji sayesinde e-kitaplar, internet vs. olsa da ben her zaman baskı kitapları tercih ediyorum. Teknoloji ne kadar hayatımızı kolaylaştırsa da, bence kitaba dokunmanın, sayfalarını çevirmenin, kitabın kokusunu duymanın yerini hiçbir şey tutamaz.


        Derin'e de kitap sevgisini aşılamak, kitapları ve okumayı sevmesi için çabalayıp duruyorum. Evimizde gittikçe büyüyen bir çocuk kitapları kütüphanesi oluşmaya başladı bile. Dergi alışkanlığı içinde her ay düzenli aldığım Tübitak'ın Meraklı Minik dergilerini de Derin kendi isteğiyle biriktirmeye başladı. Aradığı kitapları kolay bulabilmesi için Türkçe hikaye kitapları, İngilizce hikaye kitapları, kaynak kitaplar, dergiler ve aktivite-boyama kitapları olarak tasnif ettim. Şimdilik bu düzende gidiyor, ara sıra dağıttığında beraberce toparlıyoruz.
        Derin'in okumayı sevmesi için neler yaptık ve yapmaya devam ediyoruz. İşte size verebileceğim ipuçları:
        • Bebeklik döneminden itibaren çocuğunuza yüksek sesle kitap okuyun, masallar anlatın. Bebekler için hazırlanmış renkli, sesli, dokuları olan özel kitaplardan alıp keşfetmesi için çocuğunuzun eline verin. Kitapların köşelerini genellikle diş kaşımak için kullanacak ama olsun. :) İçindeki renkli resimler, müzikler ve dokular da çok hoşuna gidecek.
        • Çocuklar her zaman çevrelerindeki yetişkinler ne yaparlarsa onu taklit ederler. Çocukların okuma alışkanlığını geliştirmesi için ailelerin çabalaması çok önemlidir. Okuma alışkanlığına örnek bir ebeveyn olabilmek için, çocuğunuz sizi düzenli olarak okurken görmeli. Ne okuduğunuz çok önemli değil. Kitap, gazete, dergi, internet yeter ki çocuğunuz sizi sürekli okurken görsün.
        • Kendisine kitaplarını koyabileceğiniz bir köşe oluşturun. Bu köşeye yaşına uygun ve seveceğini düşündüğünüz kitaplar alın. 
        • Ben genellikle kitabı almadan önce kitapçıda hızlıca okumaya çalışıyorum. Kızıma okuyacağım zaman tatsız sürprizlerle karşılaşmamak için.
        • Kitap alışverişine çocuğunuzu da götürün. Hatta sadece kendinize kitap alacak olsanız bile çocuğunuz yanınızdayken alın ve ona da almak istediğiniz kitap hakkında fikrini sorun. Kitapçıda gezmesine, kitapları ellemesine, açıp bakmasına izin verin.
        • Çocuğunuzla beraber kütüphaneye giderek beraber kitapların arasında güzel bir gün geçirin.
        • En sevdiği kitabın yazarının imza gününe götürerek tanışmasını ve kitabını imzalatmasını sağlayın.
        • Okumak için günlük rutinler oluşturun. Uykudan önce mutlaka çocuğunuza kitap okuyun.
        • Çocuğunuza okuduğunuz kitap ile ilgili sorular sorun, sevip sevmediğini konuşun.
        • Okuma saatleri yapın, ailece televizyonu kapatarak kitap okuyun.
        • Unutmayın ki kitap okuma erken yaşlarda kazanılan bir alışkanlıktır ve ömür boyu sürer.
          Bol kitap okumalı günler...

          Sevgiler,
          Nüket

          www.biricikdunyam.com'da yayınlanan yazım.

        Yün Saç Bandı


        Kış geldi havalarda epey soğuduğuna göre, örgü sevenlerin en sevdiği aylara girdik demektir. Akşam olunca kurulun koltuğunuza, alın yanınıza çayınızı ya da kahvenizi. Örgünüzü de elinize aldınız mı, en güzel terapi yorgunluğunuz uçtu gitti, benden söylemesi :)

        Yünleri, şişleri hazırlayın bugün size çok çabuk bitecek, kulaklarınızı sıcacık tutacak bir saç bandı anlatacağım. Akşam örün sabah takın o tür bir proje ;)



        Saç bandımız için gereken malzemeler:
        1 adet yün istediğiniz markının yünü olur. Ben Nako Rekor kullandım.
        4 numara şiş
        Dikmek için iğne

        Şişimize 20 ilmek atıyoruz.
        pirinç örgüsü örüyoruz. Bilmeyenler için pirinç örgüsünü de anlatayım.
        1 düz 1 ters 1 düz 1 ters... sıra sonuna kadar bu şekilde örüyoruz.
        Arka sıraya geçince duz gördüğünüz ilmeği ters, ters gördüğünüz ilmeği düz örüyoruz.
        40 cm olacak şekilde örüyorsunuz. Siz yine de başınızı ölçerek yapabilirsiniz.
        Şimdi ördüğümüz bandın iki ucunu iğne ile dikip birleştiriyorsunuz.
        Ortası için şişimize tekrar 8 ilmek atip pirinç örgü örerek ufak bir bant örüyoruz.
        Bandımız diktiğimiz ek yerine denk gelecek şekilde ördüğümüz ikinci parçayı sararak iğne ile dikiyoruz.
        Bandımız bitti .
        Güle güle kullanın :)

        Sevgiler,
        Nüket


        Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

        ShareThis